27 Şubat 2009 Cuma
Mışıl Mışıl Uyumanızı Sağlayacak Öneriler
Uykusuzluk sorunundan yakınıyorsanız, bu problemin ciddi bir sağlık sorununun habercisi olabileceğini unutmayın. Kalp ve akciğer problemleri, ağrılı romatizmal hastalıklar, tiroidin normalden daha az tiroid hormonu ürettiği hipotiroidi sorunu, uykuda solunumun durduğu 'apne' problemi, şeker hastalığı, rahatsız ayak sendromu, bazı ilaçlar, depresyon ve stres gibi psikolojik sorunlar, alkol bağımlılığı hatta prostat büyümesi bile uykunuzu kaçırabilir.
Bu nedenle kronik uykusuzluk çekenlerin, öncelikle altta yatan herhangi bir sağlık sorununun olup olmadığını anlamak için uzman bir hekime, hatta uyku konusunda uzmanlaşmış bir doktora başvurmaları gerekiyor.Beslenme şekliniz uykunuzu zannettiğinizden çok daha fazla etkiliyor. Güne iyi bir kahvaltı ederek başlamanız, öğle yemeklerini daha hafif yemeniz, akşam yemeklerini yatma saatinizden en az 3-4 saat önceye kaydırmanız size fayda sağlayacaktır. Uykuyu desteklediği bilinen 'triptofan'dan zengin hindi eti ile peynir dışındaki süt ve süt ürünlerinden, mutluluk hormonu olarak bilinen 'seratonin'in salgılanmasına yardımcı olan tam tahıllardan, ıspanak, muz gibi magnezyumdan zengin besinlerden de yararlanabilirsiniz.Sağlıklı bir kilo aralığında kalmanız da çok önemlidir. Yatmadan 3-4 saat önce alkol, kahve ve diğer kafeinli içeceklerin tüketimini kısıtlamayı da unutmamalısınız.
Bence uykusuzluk sorunundan yakınıyorsanız işe öncelikle uyku düzeninizi tekrar sağlayarak başlayın. Yatak odanızın ısısını, ışığını tekrar gözden geçirin. Yatmadan önce ılık duş yapmak, kitap okumak, müzik dinlemek, sevdiğiniz bir kişi veya olayı düşünmek gibi rahatlatıcı aktivitelerden yararlanın. Her gün aynı saatte uyumaya ve uyanmaya özen gösterin. Yatma saatinden hemen önce ağır egzersizler yapmaktan kaçının. Uyumaya yardımcı olduğu düşünülen Melatonin, 5-hidroksi-triptofan (5-HT), Valerian gibi besin destekleri ve uyku ilaçları için doktorunuzdan bilgi alın. Bütün bu önerilere rağmen hâlâ kaliteli bir uyku uyuyamıyorsanız, o zaman mutlaka uzman bir hekime başvurun.Unutmayın kaliteli uyku, kaliteli hayat demektir.
29 Ocak 2009 Perşembe
Kansere karşı 30 çare
1. Lahana turşusu yiyin: Fermentasyon sürecinde kanser savaşçısı bileşenler ortaya çıkıyor.
2. Haşlanmış brokoli yiyin: Haşlayın çünkü araştırmaya göre brokoliyi mikrodalgaya koymak, kanserden koruyan bileşenlerin yüzde 97’sini yok ediyor.
3. Salatanıza Brezilya fıstığı koyun: Brezilya fıstığındaki selenyum, kanser hücrelerini öldürerek hücrelerin DNA’larını tamir etmelerine yardımcı oluyor.
4. Kalsiyum ve D vitamini alın: ABD’deki Dartmouth Tıp Okulu’nun araştırmasına göre bu bileşim, kolon kanserine yol açan kolon poliplerini azaltıyor.
6. Her sabah biraz kavun yiyin: Kavundaki karotenoidler akciğer kanseri riskini azaltıyor.
7. Kahvaltıya yarım bardak yabanmersini ekleyin: Yabanmersini bir numaralı antioksidan.
8. Enginar yemeye alışın: Enginardaki antioksidanlar cilt kanserini önlemeye yardımcı oluyor.
9. Mangal etini terbiyeleyin: Eti bolca marine etmek pişirirken ateşle direkt teması önleyerek kimyasalların oluşumunu azaltıyor.
10. Bol su için: Her gün sekiz bardak su içen erkeklerde mesane, kadınlarda kolon kanseri riski yarı yarıya azalıyor.
11. Yeşil çay için: Yeşil çaydaki EGCC adlı kimyasalın bugüne dek keşfedilmiş en güçlü kanser karşıtı bileşen olduğuna inanılıyor.
12. Bira için ama abartmayın: Bira, ülser ve mide kanserine yol açan helikobaktere karşı koruma sağlıyor. Ama günde iki taneden fazlası kanser riskini artırıyor.
13. Düzenli balık tüketin: Haftada en az dört kere balık yiyenlerde kan kanseri riski üçte bir oranında azalıyor.
14. Her sabah bir multivitamin: İdeal oranlarda vitamin ve mineralin bağışıklık sistemini güçlendirdiğine dair çok kanıt var.15. Her gün 15 dakika güneşe çıkın: D vitamini eksikliği meme, kolon, prostat, yumurtalık ve mide kanseri riskini artırmanın yanı sıra osteoporoz, yüksek kan basıncı, MS gibi sorunlara yol açıyor.
16. İki saatte bir güneş kremi: Bir likör bardağının aldığı kadar güneş kremi dermatologlara göre kansere yol açan UV ışınlarından korunmak için yeterli miktar.
17. Kivi yiyin: Yüksek oranda C ve E vitamini, lutein ve bakır içeren kivi değerli bir antioksidan.
18. Kondom kullanın, tekeşli olun: Kadınlar ne kadar çok kişiyle cinsel ilişkiye girerse rahim ağzı kanserine yol açan HPV’yi (human papilloma virus) kapma oranı da o kadar yükseliyor.
19. Yüksek yağlı hayvansal proteinleri kesin: Et yerine balık veya tavuğu tercih edin. Tereyağı yerine zeytinyağı kullanın.
20. Üzümle beslenin: Şarapta bulunan kanserden koruyucu resveratrol üzümde bol miktarda var.
21. Salataya taze soğan koyun: Çiğ veya az pişmiş yenilmesi tavsiye edilen taze soğan prostat kanseri riskini yarı yarıya azaltıyor.
22. Taze limonata için: Avustralyalı uzmanlara göre her gün biraz narenciye ağız, gırtlak ve mide kanseri riskini yarı yarıya azaltıyor.
23. Düzenli yürüyüş: Akşam yemekten sonra 30 dakika yürüyüş meme kanseri riskini azaltıyor.
24. Organik gıdalar: Organik olmayan gıdalardaki hormon ve tarım ilaçlarının hücrelere verdiği zarar, kansere yol açabiliyor.
30. Sosyal çevreyi genişletin: Arkadaşlarıyla tatminkâr ilişkisi olmayan erkeklerde prostat kanseri oranı yüksek.